Faaliyet Alanları

 

Ticaret Hukuku & Şirketler Hukuku

 

Genel hatlarıyla ticari kanun ve yasaları oluşturma, düzenleme ve yürütme görevini üstlenen ticaret ve şirketler hukuku, aslen “ticari işletme” esasına dayanmaktadır. Ticari işletme esası, Türk Ticaret Kanunu'nun Birinci Kitap, Birinci Kısım, 11. maddesi kapsamında açıklanmış ve belirtilmiştir. “Ticaret hukuku nedir?” sorusunun cevabını arıyorsak her şeyden önce ticari işletmenin temel tanımına göz atmak ve bu tanımı çok iyi idrak etmek gerekir. Her ne kadar ticari işletme kavramı kanunda farklı şekillerle ve yollarla tanımlanmış olsa da, temelde bir ticari işletme için “ticarethane, fabrika veya ticari amaçla işletilen müesseseler” tanımını yapmak uygun olabilir. Dolayısıyla ticaret hukuku ve şirketler hukuku da bu tanıma uymakta olan tüm işletmelerin kanun ve yasalarını düzenlemekle ve onların haklarını korumakla yükümlü bir hukuk dalı niteliğini taşımaktadır. Ticaret ve şirketler hukukunu daha iyi kavrayabilmek ve anlayabilmek için ticaret ile ilgili farklı tanımlara, ticaret avukatlarının sorumluluk alanlarına ve ticaret mahkemelerinin gördüğü dava türlerine daha yakından bakmak gerekir.

      Büromuz genel hatlarıyla şirket esas sözleşmesinin değiştirilmesi, sermaye artırımı ve indirimi işlemleri, sermaye değişiklikleri sonucunda ortakların zarara uğraması halinde zararın giderilmesi, ortakların kişisel alacaklarının takibi ve şirket alacaklarının icra müdürlüğü ve mahkemeler aracılığıyla takibinin sağlanarak tahsil edilmesi işlemlerini gerçekleştirmektedir. Aynı şekilde şirketin sona erme, iflas ve tasfiye işlemlerinin yanı sıra, ortakların ceza sorumluluğunu gerektiren fiillere karşı ceza avukatı olarak hizmet vermektedir. Ekibimizin vermiş olduğu hukuki hizmetler şu şekilde özetlenebilir.

 

  • Her türlü ticari davanın açılması ve dava sürecinin takip edilerek neticelendirilmesi.
  • Kıymetli evrak, çek, senet alacakları ile tüm ticari alacakların dava ve icra yoluyla tahsili
  • Şirket ana sözleşmesi ve ortaklık sözleşmesi hazırlanması
  • Şirketlerin kurumsal işleyişine dair danışmanlık hizmeti sunulması.
  • Haksız rekabete ilişkin davaların ve dahi ihtar süreçlerinin yürütülmesi
  • Sermaye artırımları ve azaltılması işlemleri
  • Ticari anlaşmalar ve sözleşmelerin düzenlenmesi, incelenmesi ve revizyonu
  • Üretim, franchising, lisans, finansal kiralama, uluslararası distribütörlük, bayilik, acentelik, gizlilik, proje geliştirme, uzun dönem araç kiralama, komisyon sözleşmeleri ile münhasırlık anlaşmaları, ön anlaşmalar, iş ortaklığı (joint venture) ve konsorsiyum sözleşmelerinin hazırlanması, incelenmesi ve revize edilmesi,
  • Türk şirketlerinin yurtdışındaki alacaklarının tahsili, şirket kuruluşlarına ilişkin olarak yabancı bürolarla işbirliği içerisinde çalışarak işlemlerin takibi ve sonuçlandırılmasına ilişkin hukuki destek hizmetleri sunulması.
  • Şirket yönetim kurulu kararlarının tanzimi ve değerlendirilmesi ile genel kurul işlemlerinin yapılması
  • Sermaye artışı veya azaltılması işlemleri hakkında hukuki danışmanlık hizmeti sunulması.
  • Birleşme ve devralama anlaşmalarının yapılması.
  • Özsermaye tespiti davası açılması ve dava sürecinin takip edilerek neticelendirilmesi.
  • Hisse devir sözleşmelerinin, oy sözleşmelerin hazırlanması.
  • Şirkete tescilli her türlü marka, patent, endüstriyel tasarım ve faydalı modeller ile ilgili davaların açılması ve takibi.
  • Şirket tasfiyesi sürecinde hukuki bilgilendirme.
  • E-Ticaret hukuku ve internetten yapılan ticari işlemlerin hukuki mahiyeti hakkında bilgilendirme ve ihtilafların çözümü için arabuluculuk süreçlerinin yürütülmesi, dava ve icra takibi başlatılması ile süreç takibi
  • Hukuki due diligence – işlem öncesi, işlem sonrası, satıcı yönünden, alıcı yönünden
  • Ticaret sicili nezdinde kapsamlı temsil (kuruluş, tescil değişiklikleri, terkin işlemleri)
  • Yargı kararları ve mevzuat değişiklikleri kapsamında düzenli raporlama formatında bilgi notları ile hukuki danışmanlık verilmesi,
  • Hem sigortacı hem de sigortalı açısından, her türlü poliçeden kaynaklı davaların yürütülmesi

 

Enerji Hukuku

Unal Partners Avukatlık Bürosu, Enerji Sektöründe Faaliyet Gösteren firmalara, Enerji Tedarikçilerine, Enerji Pazarlama ve Dağıtım işi İle ilgilenen firmalara, Boru Hattı ile ilgili yapım ve kullanım hakkına sahip olan şirketlere, Jeotermal Kaynaklar Konusunda Çalışan firmalara, enerji hukukuna dair yatırım yapmayı düşünen ulusal ve uluslar arası müteşebbislere kamu kurumlarına finansman, danışmanlık, kurum onayları, proje danışmanlığı, projelerin yürütülmesi, enerji hukukuna dair yasal düzenlemeler konusunda dava ve danışmanlık hizmetleri vermektedir.

 

Enerji Hukuku ile ilgili dava ve danışmanlık hizmeti verdiğimiz konu başlıklarından bir kısmı;

 

  • Enerji Piyasası ile ilgili Lisans, izin ve ruhsata yönelik her tür işlemler
  • EPDK ile ilgili her türlü prosedürün gerçekleştirilmesi
  • Enerji projelerinin finansmanı konusunda hukuki danışmanlık
  • Enerji sözleşmelerine ilişkin danışmanlık ve yatırım ihtilaflarında avukatlık hizmeti
  • Enerji şirketlerinin kurulumu, bu şirketler ile ilgili due diligence raporlarının hazırlanması, hisse devirleri
  • Kamulaştırma, özelleştirme, birleşme ve devralma süreçlerinde hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmetleri
  • ÇED raporunun alınması ve ÇED raporuna karşı açılan davaların takibi
  • Enerji hukukundaki regülasyonlara yönelik hukuki danışmanlık
  • Elektrik Üretimi, Dağıtım ve Satış / Elektrik Piyasası
  • Enerji Sektöründeki İnşaat Sözleşmeleri
  • Elektrik bağlantı ve nakil anlaşmalarının düzenlenmesi
  • Türbin ve kurulum anlaşmalarının hazırlanması
  • Rödövans sözleşmelerinin hazırlanması
  • Dağıtıcı bayi ana sözleşmelerinin hazırlanması
  • EPC ve PPA sözleşmelerinin hazırlanması
  • Emission reduction purchase agreement (ERPA)
  • Elektrik enerjisi tüketicilerinin kayıp kaçak bedeli, sayaç okuma, perakande satış hizmet bedeli, sistem kullanım bedeli altında elektrik dağıtım şirketlerine ödedikleri bedelin iadesine yönelik hukuki hizmetlerin yürütülmesi
  • EPDK ve idari makamlarca kesilen para cezalarının iptali
  • olup, sektörün ihtiyaçları uyarınca hukuki hizmet sağlamaktayız.

 

Sözleşmeler ve Borçlar Hukuku

Sözleşme, en az iki taraf tarafından bir hukuki sonuç doğurmaya yönelik irade açıklamalarından meydana gelen hukuki işlemdir. Sözleşme kapsamında taraflar borçlu ve alacaklı olarak nitelendirilir. Yapılan sözleşmelerde mutlaka en az bir borçlu ve bir adet alacaklı olur. Alacaklı ve borçlu sayısı birden çok da olabilir. Karşılıklı iradelerin uyuşması halinde sözleşmeler geçerli olur. Anayasamızda da sözleşmelerden bahsedilmiştir. Anayasanın 48. maddesinde “çalışma ve sözleşme hürriyeti” konusundan bahsedilir. Her birey çalışma ve sözleşme yapma hürriyetine sahiptir.

 

Sözleşmeye taraf olanlar istedikleri şekilde sözleşmeyi düzenleme özgürlüğüne sahiptir. Ancak, kanunun emredici hükümlerine aykırı düzenleme getirilemez. Sözleşme özgürlüğünün de sınırları vardır. Kişilik haklarına, ahlaka, hukuk kurallarına aykırı konuları barındıran sözleşmeler geçersizdir. Türk hukukunda sözleşme hukuku diye özel bir kanun yoktur. Sözleşme hukuku diye bir dal olmamasına rağmen tüm hukuk dallarında sözleşmelerden bahsedilmiştir. Sözleşme hükümleri, sonuçları ve yaptırımları ile alakalı pek çok hüküm bulunur. Bu hükümler çeşitli kanunlara yayılmıştır. Özellikle, Türk Medeni Kanunu ve Borçlar Kanunu’nda, Ticaret Kanunu’nda, İş Kanunu’nda, Tüketici Kanunu’nda özel olarak yer verilen bazı sözleşme türlerine rastlarız.

 

Sözleşmeler Hukuku Ne İşe Yarar?

 

Hakları savunabilmek ve hak iddia edebilmek için hukuka, yasalara ihtiyaç vardır. Bu durum iş dünyasında görülebileceği gibi günlük yaşantımızda da karşımıza çıkabilir. Kişiler, sözleşmeler ile kendilerine tanınmış hak sahibi olur. Sözleşme hukuku, insanlara özgür iradeleri ile hak tanıyan, hakkın sınırlarını çizen, hakları koruyan ve o hakları koruma altına alan, sözleşmeye aykırı davranış halinde yasal yollara başvuru olanağı sağlayan bir hukuk alt dalıdır. Sözleşmenin geçersizliği, feshi, iptali, sözleşmedeki edimlerin yerine getirilmemesi halinde başvurulacak yollar, karşı taraftan talep edilebilecek haklar, tazminin söz konusu olabilen zararlar bu dalın alanına girer. Genel olarak Borçlar Kanunu’nun genel hükümleri sözleşmelerin kurulması, feshi, karşılıklı edimlerin ifası ve sair hususlarda başvurulacak hükümler içerir.

 

Yeni bir ev ya da araba satın alırken, bankadan kredi çekerken, noterden vekalet çıkarırken, bir vakfa bağışta bulunurken, miras paylaşılırken,  evlenirken, boşanırken dahi sözleşmelere ihtiyaç duyulabilir.  Günümüzde en çok kullanılan sözleşme tipleri şunlardır:

 

  • Satış sözleşmesi
  • Geri alım sözleşmesi
  • Ödünç sözleşmesi
  • Pazarlamacılık sözleşmesi
  • Evlilik sözleşmesi
  • Kefalet sözleşmesi
  • Kredi sözleşmesi
  • Komisyon sözleşmesi
  • Evlat edinme sözleşmesi
  • Gizlilik sözleşmesi
  • Factoring sözleşmesi
  • Garanti sözleşmesi
  • Rehin sözleşmesi
  • Karz sözleşmesi,
  • İpotek sözleşmesi
  • Adi ortaklık sözleşmesi
  • Tüketici sözleşmesi
  • Kira sözleşmesi
  • Eser sözleşmesi
  • İş sözleşmesi
  • Hizmet sözleşmesi
  • Miras taksim sözleşmesi
  • Ticari (mal) alım-satım Sözleşmesi
  • Dağıtım sözleşmesi
  • Acentelik sözleşmesi
  • Franchising sözleşmesi
  • Taşıma sözleşmesi,
  • Sigorta sözleşmesi
  • Vekalet sözleşmesi
  • Taşınmaz satış vaadi sözleşmesi
  • Ölünceye kadar bakma sözleşmesi
  • Bağışlama sözleşmesi
  • Ön alım sözleşmesi
  • Takas sözleşmesi
  • Araç satım sözleşmesi

 

gibi pek çok sayıda sözleşme tipi vardır.

İnsanlar arasındaki ilişki ve iletişim türleri geliştikçe çağın gereksinimlerine uygun yeni, daha kompleks yapıda sözleşme türleri de ortaya çıkabilmektedir.

 

Sözleşme Özgürlüğü

 

İnsanlar, sözleşme yapmak ve yapmamak konusunda tamamen özgürdür. Herkes istediği sözleşmeyi yapmakta özgür olduğu gibi aynı şekilde zorla hiçbir sözleşmeye de taraf olamaz. Sözleşmenin tipini belirlemekte özgürlerdir. Sözleşmenin hangi hallerde sona ereceğini belirleme, yine diğer tarafın zararlarını karşılama, ya da öngörülen cayma tazminatı veya cezai şart ve sair sonuca bağlı hüküm saklı kalmak üzere,  tek taraflı olarak son verme özgürlüğü vardır.  Ayrıca, sözleşme yapacağı kişileri de seçme özgürlüğüne sahiptir. Bu durumun tek bir istisnası vardır. Kamu hizmetinden faydalanmak isteyenler mecburi olarak bazı kurumlar ile sözleşme imzalar.

 

Öte yandan, yukarıda da belirtildiği üzere, sözleşmenin içeriğini belirlemede tamamen özgür değillerdir. Türk Borçlar Kanunu’nun 6. Maddesinde “ Taraflar, bir sözleşmenin içeriğini kanunda öngörülen sınırlar içinde özgürce belirleyebilir”. Türk Borçlar Kanununun 27. Maddesinde kanunun belirlediği sınırların ne olduğuna işaret edilmiştir. Buna göre; Kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı veya konusu imkansız olan sözleşmeler kesin olarak hükümsüzdür. Başka bir deyişle, bu tür sözleşmeler yapılamaz, yapılmış ise dahi geçersizdir.

 

Sözleşmenin Hazırlanması

 

Sözleşmeler hukukunda dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır. İlk olarak her iki tarafta ne istediğini açık bir şekilde sözleşmede belirtmelidir. Ayrıca, sözleşmenin sonuçları öngörülür olmalıdır Sözleşme taslağı hazırlanmalı ve bu taslak olabildiğince net ifadeler içermelidir. Tarafların hak ve yükümlülükleri somut şekilde öngörülmeli, süreli olup olmadığı, yenilenme biçim ve koşulları, hangi hallerde sona erdirilebileceği düzenlenmeli, feshin sonuçları etraflıca düşünülmeli ve hükümler öngörülmeli, tarafların iradelerinde boşluk bırakmayacak şekilde hükümlere yer verilmelidir. Sözleşme imzalanmadan önce tüm hukuki sonuçları düşünülmeli ve yükümlülükler iyi denetlenmeli. Sözleşmenin ihlali sonucunda önemli yaptırımlarla karşılaşılabileceği unutulmamalıdır. Kanun hükümlerinin öngördüğü usule ve varsa emredici şekle uygun olmalı, örneğin tapu müdürlüğünde yapılma veya noter önünde düzenlenme veya yazılı olma, tanık huzurunda gerçekleştirilme ve bunun gibi şekil şartlarına riayet edilmelidir.

 

Genel kural olarak sözleşmeler yazılı olmak zorunda değil ise de, bazı sözleşmeler için kanun belirli bir prosedür, şekil şartını zorunlu tutmaktadır. Örnek vermek gerekirse, gayrimenkullerle ilgili satış sözleşmeleri resmi şekilde yapılmalıdır (Türk Borçlar Kanunun 237. Maddesi), o gayrimenkulün bulunduğu tapu sicil müdürlüğünde, müdürlükçe gerçekleştirilmelidir. Haricen yapılan satışlar geçersizdir. Motorlu taşıtların devri (trafikte kayıtlı aracın satışı) ile ilgili sözleşmeler, yazılı olarak noterlerce gerçekleştirilmek durumundadır. Aksi halde geçersiz olur.

 

İyi bir sözleşme, tarafların iradesinin başlangıçta hukuk ilişki kurulurken ayrıntısıyla ortaya koymalı, süresi, feshi, sonuçları, yaptırımları, sözleşmeye uyulmama ihtimali göz ardı edilmemelidir. Hukuki koruma yollarına başvuruda en etkili yöntem, başlangıçta sözleşmenin iyi düzenlenmesi, tarafların iradesi hak ve sorumluluklarını doğru ve boşluksuz öngörmesidir. İçeriği açıdan eksik bir sözleşme veya şekil koşullarına uyulmadan gerçekleştirilmiş bir sözleşme, ileride yargıya başvurmak zorunda kalacak ilgili kişiye iyi bir hukuki koruma sağlamayacaktır. Bu nedenle sözleşmenin hazırlanması aşaması önem taşır.

 

6098 sayılı Borçlar Kanunu’nda sözleşmede uygulanacak ilkelerden söz edilmiştir. Türk Borçlar Kanunu’nda sözleşme sözcüğü tam 721 defa geçmiştir. Bununla birlikte pek çok sözleşmenin kendine özgü ilkelerini düzenleyen özel kanunlarda özel hükümler yer almaktadır.

 

Kişisel Verilerin Korunması Hukuku

Unal Partners Avukatlık Ofisi, Müvekkillerimizin başta 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu olmak üzere tüm veri mahremiyeti mevzuatına uyumu kapsamında farklı sektörlerde pek çok proje yürütmekteyiz. Bu projelerde temel olarak müvekkillerimizin iş süreçlerini analiz ediyoruz ve mevzuat ile uyumun sağlanması için öneriler geliştiriyoruz.

Bilgi, modern yasamın en önemli değerlerinden biridir. Her gün, devlet kurumları ve özel kuruluşlar; bireyler hakkında önemli miktarda veriyi toplamakta, saklamakta, islemekte ve nakletmektedirler. Teknolojinin gelişmesi, kişilerin bilgiyi paylaşması ve dünya çapında yaymasına izin verecek şekilde; kipsilerin bilgilerinin kontrolünü kaybederek, kendilerine karsı kullanılması gibi tehlikeli durumların oluşmasına sebep olmaktadır. Kişisel verilerin korunması, bireylerin verilerinin başka kişi veya kuruluşlar tarafından yetkisiz kullanımına karsı sahip oldukları bir haktır. 6098 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun (KVKK) kabulü ile ülkemizde de yeni bir döneme girilmiş olup, anılan Kanun vatandaşları, veri sorumlusu olarak tanımladığı gerçek ve tüzel kişilere karşı birtakım haklarla donatırken veri sorumlularına da birtakım yükümlülükler getirmiştir. Bu yükümlülükler şirketlerin özellikle bilgi işlem ve insan kaynakları birimlerini ilgilendirmektedir.

Unal Partners Avukatlık Ofisi,KVKK’ ya uyumun sağlanması amacıyla  müvekkillerimize:

  • KVKK kapsamında müvekkillerin tâbi oldukları yükümlülüklerin tespiti ve analizi,
  • İlgili yükümlülüklerin yerine getirilebilmesi bakımından müvekkillerin kullanmaları gereken veri kayıt sistemlerinin oluşturulması aşamasında IT departmanları ile gereken işbirliğinin sağlanması ve mevcut durumda kullanılmakta olan veri kayıt sistemlerinin KVKK kapsamındaki yükümlülüklere uyumlu hale getirilmesi bakımından gerekli desteğin sunulması,
  • Müvekkillerin KVKK kapsamında müşterileriyle veya iş ortaklarıyla akdetmeleri gereken sözleşmelerin hazırlanması ve/veya revize edilmesi,
  • KVKK kapsamındaki yükümlülüklere tam anlamıyla uyumun sağlanması bakımından Veri Sorumlusu bünyesindeki ilgili tüm departmanlara (hukuk, İK, IT, pazarlama, halkla ilişkiler vb.) şirket içi farkındalık eğitimlerinin sunulması

 

Sosyal Güvenlik ve İş Hukuku

İşverenler, iş hukuku mevzuatına ve dokümantasyon kurallarına uymak zorundadırlar. Deneyimlerimize göre şirketler, katı dokümantasyon kurallarına uymamaları sebebiyle olumsuz sonuçlarla karşılaşmaktadırlar. Bu sebeple, işverenler en son istihdam kurallarını takip etmeli ve iş sözleşmesinin başından sonuna kadar hukuki danışmanlık hizmeti almalıdırlar.

Nasıl Yardımcı Olabiliriz?

Unal Partners Avukatlık Ofisimiz, iş sözleşmelerinin hazırlanması ve değerlendirilmesi, iş sözleşmelerinin feshi, ikalesi ve sulh sözleşmeleri de dahil olmak üzere karşılıklı sözleşmelerin ve anlaşmaların hazırlanması kapsamlarında Türkiye’de ve dünyada önde gelen müvekkillerine sosyal güvenlik ve iş hukuku kapsamına giren tüm konularda hukuki danışmanlık hizmeti vermektedir.

Ayrıca Avukatlık Büromuz, özellikle enerji, kimya, otomotiv, sağlık, eğitim ve turizm sektöründe faaliyet gösteren firmaların ilgili bölümlerini iş hukuku konusunda eğitmekte, hukuki hizmet vermekte ve müvekkil firmalara istihdam stratejileri konusunda hukuki yardım sağlamaktadır.

Bunun yanısıra Avukatlık Büromuz, sendikal örgütlenme sırasında işçi ve işverenin hakları ve bu hakların kullanımı sırasında ortaya çıkan uyuşmazlıkların çözümü, gerek duyulması halinde Sendikal Yetki Tespitine itiraz sürecinin yerine getirilmesi ve takibi, işçi ve işverenin hakları bakımından açılacak sendikal tazminat talepli davaların yürütülmesi ve takibi, Toplu İş Sözleşmesinin yorumundan kaynaklanan hukuki ihtilafların çözüm süreci ve bu ihtilafların yargıya intikal etmesi halinde söz konusu davaların takibi ve toplu iş görüşmelerinin başlatılması, yürütülmesi, sağlıklı bir şekilde sonlandırılması sürecinin baştan sona yönetimi ve toplu iş sözleşmelerinin işyeri, işletme veya grup toplu iş sözleşmesi bazında hazırlanması veya revize edilmesi hususlarında hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermektedir.

Kimlere Yardımcı Oluyoruz ?

Türkiye’de de, tüm yargı alanlarında olduğu gibi, işçi ile işverenin ilişkisini düzenleyen tüm mevzuatlar, işçiler lehine yorumlanmaktadır. Ne var ki Avukatlık Büromuz, işçi ve işverenlerin sağlıklı bir çalışma hayatı sürmesini amaçlayarak istihdam sağlayan tüm şirketlere işçi-işveren arasında çıkan uyuşmazlıkların önlenmesi, ilgili uyuşmazlıkların gerek dava gerekse de arabuluculuk yolu ile çözülmesi ve ilgili uyuşmazlıkların şirketlerin ticari faaliyetlerine zarar vermesinin önlenmesi noktalarında hukuki destek sağlamaktadır.

 

İmar & Gayrimenkul ve İnşaat Hukuku

Unal Partners Avukatlık Ofisimiz, müvekkillere taşınmazların alım-satımı, satış vaadi, kat karşılığı inşaat yapımı alanlarında hizmet vermektedir.

İnşaat hukuku alanında satış vaadi ve kat karşılığı inşaat yapımı sözleşmelerinin düzenlemesi, tapuya şerh ve tescil işlemlerinin tamamlanması, taşınmaz rehni (ipotek), intifa hakkı ve diğer irtifak haklarının kurulması hususlarında müvekkillere destek verilmektedir.

Unal Partners Avukatlık Ofisimiz, inşaat sözleşmelerinin temel uyuşmazlık konularından biri olan imar uygulaması alanındaki işlemleri takip etmekte ve imar planlarına ve kamulaştırma kararlarına itiraz süreçlerinin takibini sağlamaktadır.

 

Gayrimenkul ve İnşaat Hukuku:

  • Muvazaalı tapu işlemlerinin iptali
  • Tapu kaydının iptali ve tescil talepli gayrimenkul davaları
  • İstihkak davaları
  • Müdahalenin men’i davaları
  • İpotek tesisi işlemleri
  • Geçit hakkına ilişkin ihtilafların çözülmesi
  • Kat mülkiyetine ilişkin ihtilafların çözülmesi
  • Ön satış ve kiralama sözleşmeleri,
  • İmar hukuku uygulamaları
  • Kamulaştırma davaları
  • Kat karşılığı inşaat sözleşmeleri

 

Dava Takibi & Tahkim & Yasal Takip

Unal Partners Avukatlık Ofisini, hukuki ihtilafların çözümlenmesi, dava, tahkim ve takip süreçleri işimizin önemli bir parçasını oluşturuyor.

Unal Partners Avukatlık Ofisi’nin adli dava, tahkim ve uyuşmazlık çözme hizmetleri ekibi, tahkim, dava, avukatlık, savunma, risk ve kriz yönetimi, uyuşmazlık önleme, arabuluculuk ve alternatif ihtilaf çözüm yolları (ADR) konularında çok deneyimli avukatlardan oluşmaktadır.

Dava ve uyuşmazlık çözme avukatlarımız, riski yönetmek ve mümkün olan her yerde hukuki ihtilaftan kaçınmak için müşterilerimizle yakın bir işbirliği yapar. Dava kaçınılmaz olduğunda, Unal Partners’ın avukatları ve ihtilaf çözüm ekibi, yasal, ticari ve itibara ilişkin riski ve uyuşmazlık çözüm stratejisini değerlendirirken müvekkillerinin yakın ve uzun vadeli ticari hedeflerine odaklanırlar. Tüm yaratıcı çözüm yaklaşımlarını ve tüm anlaşmazlık çözüm alternatiflerini analiz ederler.

Unal Partners’ın avukatlık ve hukuki ihtilaf çözme hizmetleri, dava, tahkim, arabuluculuk ve diğer alternatif uyuşmazlık çözme (ADR) yöntem ve süreçleri ile birlikte, Unal Partners Avukatlık Ofisinin hizmet verdiği tüm alanlarda ve sektörlerde kamusal ve idari soruşturmalarda müvekkillerimizin temsil edilmesini de içermektedir.

Unal Partners avukatlık bürosundaki tüm avukatlar, müvekkillerimizi her türlü hukuk, ticaret, idare ve ceza ilk derece mahkemeleri, bölge temyiz (istinaf) mahkemeleri, (Yargıtay ve Danıştay gibi) yüksek mahkemeler, anayasa mahkemesi ve icra daireleri ile, Türkiye’deki diğer tüm adli ve idari makamlar nezdinde tam olarak temsil edebilmeye yetkili bulunmaktadırlar.

Unal Partners’ın tahkim avukatları, yerel ve uluslararası tahkim mahkemelerindeki ve mercilerindeki her türlü Türk ve uluslararası tahkim süreçlerinde müvekkillerimizi temsil ederler.

Ayrıca, avukatlarımız, sıklıkla, uluslararası mahkeme ve tahkim kararlarının Türkiye’de tanınması ve icrası konusunda hukuki hizmet vermektedirler.

Unal Partners Avukatlık Ofisi, Türkiye’de, AB’de ve yurt dışında her türlü resmi, idari ve düzenleyici kurum soruşturmalarında, müvekkillerine savunma ve hukuki temsil hizmetleri sunan Türkiye’deki hukuk bürolarından biridir.

Unal Partners Avukatlık Ofisi’nin adli dava, tahkim ve uyuşmazlık çözüm hizmetleri, şirketler hukuku, birleşme ve satın alma, ticaret hukuku, insan kaynakları ve iş hukuku, idare hukuku, vergi ve gümrük, bilgi ve iletişim teknolojileri hukuku, kişisel verilerin korunması ve gizlilik, fikri mülkiyet hukuku, bankacılık ve finans hukuku, sermaye piyasaları hukuku, gayrimenkul ve inşaat hukuku, enerji, madencilik ve çevre hukuku, rekabet hukuku, taşımacılık, denizcilik ve sigorta hukuku ve bireysel hukuki ihtilafların dava, tahkim, arabuluculuk ve diğer alternatif çözüm yolları ile çözümlenmesi hizmetlerini de kapsamaktadır.

Adli dava, tahkim ve uyuşmazlık çözüm hizmetleri ve prosedürlerinde sektör uzmanlığının değerini biliyoruz. Bu nedenle Unal Partners Avukatlık Ofisi’nde, anlaşmazlıkları çözerken, sıkça hizmet verdiğimiz sektörlerle ilgili deneyim ve bilgi birikimimizi hizmetlerimize yansıtıyoruz.

  • Hukuki İhtilaf Analizi ve Risk Yönetimi Hizmetleri
  • Dava Takip İşlemleri
  • Ulusal ve Uluslararası Tahkim
  • Arabuluculuk
  • ADR Alternatif İhtilaf Çözümleri
  • İdari İnceleme ve Soruşturmalar
  • Uluslararası Hukuki İhtilafların Çözümlenmesi
  • Uluslararası Mahkeme ve Tahkim Kararlarının Tanıma ve Tenfizi
  • İstinaf Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay Temyiz İşlemleri
  • Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru
  • Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine Bireysel Başvuru
  • Alacak Tahsili İşlemleri
  • İcra Takipleri

 

E-Ticaret Hukuku

Son yıllarda hem Türkiye’de hem de dünyada büyük bir gelişme gösteren e-ticaret sektörü hukuk alanında da pek çok yeniliği beraberinde getirmiştir. Unal Partners’ın tecrübeli ve nitelikli avukatları, E-Ticaret Hukuku alanında faaliyet gösteren müvekkillerine mevzuata uyum sağlanması kapsamında profesyonel anlamda destek olmaktadır. Yeni e-ticaret yasası kapsamında şirket faaliyetlerinin yürütülmesi ve tüketicilere mevzuata uygun hizmet verilmesi açısından sektörde pek çok e-ticaret firması ile çalışmış olan avukatlarımız tarafından e-ticaret, kişisel verilerin korunması, e-para, lisans süreçleri, web sitesi ve mobil uygulamalarda yer alması gereken hukuki düzenlenmesi konularında danışmanlık hizmeti sağlanmaktadır.

 

Sermaye Piyasası Hukuku

Müvekillerimizin sermaye piyasası ile ilgili her türlü hukuki sorusuna cevap vermekte ve müvekkillerimizi Sermaye Piyasası Kurulu nezdinde temsil etmekteyiz. Hisselerin halka arz edilmesi de sermaye piyasası hukuku kapsamında hukuki destek verdiğimiz konular arasında bulunmaktadır.

 

Unal Partners Avukatlık Ofisi, gerek ulusal gerekse uluslararası piyasalarda faaliyet gösteren finansal kurumlara, yatırım bankalarına, aracı kurumlara ve ihraççılara, ilk ve ikincil halka arzlar, borçlandırıcı işlemler, menkul kıymet ve tahvil ihracı dahil olmak üzere sermaye, borç ve sermaye benzeri işlemler hakkında hukuki danışmanlık hizmeti vermektedir. Büromuz ayrıca Türkiye’nin tek borsa kuruluşu olan Borsa İstanbul A.Ş.’nin yabancı şirketlerin Borsa İstanbul’a kote olmalarını teşvik etmek amacıyla kurulan Listing Istanbul programının da Rusya, Azerbaycan ve Beyaz Rusya açısından program ortağıdır.

 

Beyaz Yaka Suçları

Günümüz koşullarının getirdiği ekonomik, teknolojik ve politik değişmeler ile birlikte bireysel zararlardan ziyade toplumun geneline ekonomik zarar veren suçlar Beyaz Yaka Suçları olarak adlandırılmaktadır. Unal Partners Avukatlık Ofisi, Türkiye’de üzerinde yeni uzmanlaşılmaya başlanılan ve çok az sayıda uzmanlaşmış avukatın bulunduğu Ceza Hukuku’nun bir alt dalı olan Beyaz Yaka Suçları alanında da kapsamlı tecrübe ve bilgi sahibidir. Bu kapsamda, Yozlaşmaya Bağlı Suçlar, Dolandırıcılık, Para Aklama, Fikri Mülkiyet Hırsızlığı, Kimlik Hırsızlığı, Kaçakçılık, İnternet Suçları gibi suçlara ilişkin olarak da müvekkillerine her türlü hizmeti sağlamaktadır.

 

Yabancılar Hukuku

Uluslararası ekonomik göçün makro dinamiklerinin belirlendiği son çeyrek asırda göç veren ülke konumundan göç alan ülke konumuna geçmekte olan Türkiye gibi bir ülkede faaliyet göstermekte olan Hukuk Büromuz, donanımlı Avukat ve Yabancı Danışmalarımız aracılığıyla Yabancılar Hukuku alanında bilfiil hukuki danışmanlık hizmeti vermektedir. Amacımız ve hukuki misyonumuz ışığında, yerli ve yabancı gerçek ve tüzel kişi müvekkillerimize sunduğumuz hukuki danışmanlık hizmetlerini aşağıdaki gibidir:

 

  • Türkiye’de yaşamak isteyen yabancıların oturma izni, oturma izni uzatma başvurularının yapılması, takibi ve sonuçlandırılması,
  • Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanununa tabii tüzel kişiler nezdinde istihdam edilecek yabancılar da dahil olmak üzere, Türkiye’de istihdam edilmesi planlanan yabancıların çalışma izni, çalışma izin uzatım başvurusunun yapılması, takibi ve sonuçlandırılması, Türkiye’de çalışma izni edinecek kişilerin de eşi ve çocuklarına da destekleyici yoluyla aile ikamet izni başvurusunun yapılması, takibi ve sonuçlandırılması,
  • 5901 Sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu kapsamında, Türk Vatandaşlığını kazanmak etmek isteyen yabancıların vatandaşlık başvuru işlemlerinin yapılması, takibi ve sonuçlandırılması,
  • 3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu 13/i bendi kapsamında, Türkiye’de yerleşik olmayan yabancıların Türkiye’de taşınmaz satın alımlarında ödemekle yükümlü olan katma değer vergisinden muafiyet başvuru işlemlerinin yapılması, takibi ve sonuçlandırılması.

 

Deniz Ticareti ve Taşımacılık Hukuku

Devletlerin tarihi süreçleri içerisinde denizlerle olan ilgi ve çıkarları, denizlerin sağladığı kolay­lıklardan yararlanma çaba ve uğraşısı veren girişimlerle gelişti. Değişik coğrafi alanlarda, doğal, sosyal ve iktisadi şartlar altında düşünce ve hayat tarzının oluşturduğu, birbirini tamamlayan ve bütünleştiren kültür çevrelerini meydana getirdi. Bu değişik coğrafi kültüre sahip denizci topluluklar, zamanla karşılıklı ticaret ve mal değişimlerinin gelişmesini de güvence altına aldı. Bu ticari  bağlantılar, suyolları ve deniz taşımacılığı ile yapılan ticaret, değişik coğrafi bölgelerdeki ülkelerin iktisadi olarak güçlenmesine ve bu ticaretin düzenli işlemesi için suyollarının ve denizlerin kullanılmasında büyük bir güç ve beceri kaydetti. Bu güç ile, denizcilik ve deniz ticaretinin örgütlenmesine, doğal ve ticari zorlukların giderilerek belirli esaslara bağlanmasına ve büyük ticaret yollarının gelişmesine önem verildi.
       

Denizcilikte insanların düşünce sisteminde akıl, bilim ve gerçekçilik kavramları bir bütünün ayrılmaz bir parçası olarak kabul edildi. Birbirlerini tamamlayan bu kavramlar, davranışların, eylemlerin ve olayların açıklanmasında kullanılacak yol ve yöntemlerde “Bilimsellik” esası olarak kabul edildi. Bu sistemde gerçeklere dayanan, akılcı ve bilimsel yaklaşım, denizcilik dünyasındaki bütün davranışların, eylemlerin, olayların ve yaratılan eserlerin birden fazla sebeplere dayandığını ortaya koydu. 

Ticari gelişmelerin sonucunda top­lumlar ve milletler bir çok değerlerini, kültürlerini bir bölgeden diğer bölgeye; bir kıtadan başka bir kıtaya deniz yolu (gemi ile) ticaretiyle götürmesinde, denizlerin sağ­ladığı kolay, ucuz ve güvenli olmasında bazı konuların kurallara bağlanması öngörüldü. Denizyolu taşımasında, “Gemi”nin hukuki bir varlık, bir İşletme kabul edilmesi, donatanının, kaptanının, diğer çalışanlarının haklarının, görev ve sorumluluklarının belirlenmesi, taşınan insan ve yükün güvenliği gibi konuların, olayların, davranışların, eylemlerin ve yapılan  faaliyetlerin kurallara bağlanması ile“Hukuk” –”Deniz Hukuku”  meydana geldi.

*Vapur Donatanları ve Acenteleri Derneğinden yararlanılmıştır. 

Günümüzde ise çeşitlenen Deniz Ticareti ve Hukuku alanları, beraberinde hukuki problemleri de getirmiştir. Ofisimiz, gerek Şirketler bakımından gerekse şahıslar bakımından gerekli danışmanlık hizmetlerini vermekte, çözüm odaklı çalışmalar yapmaktadır.

“…Ben doktoruma ne ücret ödüyorsam, avukatıma bunun iki katını öderim. Çünkü; doktoruma ne anlatırsam anlatayım, doktor bana bir reçete yazar ve gider. Ağrıyı, sızıyı, acıyı ben tek başıma çekerim. Oysa avukatıma ne anlatırsam anlatayım ben onun yanından rahatlamış bir şekilde çıkarken, tüm anlattığım dert, tasa ve kasvet, artık onun derdi haline gelir…” Winston Churchill

 

Rekabet Hukuku

Rekabet; bir mal veya hizmet türüne ait sektörde, girişimciler arası yaşanan ekonomik yarışa denilmektedir. Piyasadaki rekabet ve getirilerinin korunması, geliştirilmesi ve rekabeti bozucu tutumların önlenmesi amacıyla düzenlenen kuralların bütünü, Rekabet Hukuku olarak adlandırılmaktadır.

Devletler, rekabet hukuku alanında ihlallerin önlenmesi adına çeşitli uygulamaları geliştirmekte ve yaptırımlar uygulamaktadır. Unal Partners Avukatlık Ofisi, Rekabet Hukuku alanında çalışan avukat kadromuzla müvekkillerimize; üreticiler, ithalatçılar ve yabancı devletler dahil, başta kartel ve anti-damping olmak üzere haksız rekabet soruşturma ve yaptırım süreçlerinin her aşamasında hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti vermekteyiz. Bu doğrultuda yerel ve uluslararası alanda rekabete ilişkin güncel düzenlemeler, bakanlık ve diğer kurumlara yapılacak şikâyet başvuruları, soruşturma, kovuşturma ve hukuk davaları aşamasında temsil ve işletmenin faaliyetine ilişkin sözleşme ve belgelerin Rekabet Hukuku mevzuatına uygun hale getirilmesi konularında da danışmanlık hizmetlerimiz mevcuttur.

Rekabet Hukuku, Birleşme ve Devralma işlemlerinde de önem arz etmektedir. Nitekim bu birleşme ve devralmalar bazı durumlarda kötüye kullanılarak küçük teşebbüsleri ortadan kaldırma veya yeni teşebbüslerin piyasaya girişini engelleme gibi sonuçlar da doğurabilmektedir. Hukuk bürosu olarak Şirketler Hukuku ve Rekabet Hukuku alanında çalışan avukatlarımız; birleşme ve devralma işleminin Rekabet Kurumu denetimine tabi olup olmadığının tespiti, bildirim formlarının eksiksiz bir şekilde doldurularak Kurum’a teslim edilmesi, işleme taraf olan firmaların ciro hesaplamalarının yapılması ve Kurum’un yürüttüğü incelemeleri takip ederek gerektiğinde bilgi ve evrak ibrazı konularında hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmetleri vermektedir.

 

Fikri Mülkiyet Hukuku

Fikri Mülkiyet Hukuku, şahıs ya da işletmeye ait ürünleri, dokümanları, görselleri, kimlik unsurları ve sanat eserlerine ilişkin tüm özgün tasarımları, gizli ya da açık bilgileri ile ilgili sahip olduğu, kullanma, ürüne dönüştürme, dağıtma, yayma, satma gibi haklarını düzenleyen hukuk dalıdır. Fikri Mülkiyet; Telif hakları ve sınai mülkiyet hakları olmak üzere iki ana unsurdan oluşmaktadır. Telif hakları, eserin meydana getirilmesiyle kendiliğinden doğar. Koruma, eserin kamuya sunuluşu ile kendiliğinden sağlanmaktadır. Bunun için bildirim ya da tescil gibi bir prosedüre ihtiyaç bulunmamaktadır. Sınai mülkiyet haklarında ise korumanın sağlanması için, ilgili buluşun, tasarımın, markanın vs. tescil ettirilmesi gerekmektedir.

Unal Partners Avukatlık Ofisi, Fikri Mülkiyet haklarından doğan davaların takibini yapmakta; fikri hakların, edebiyat ve sanat eserlerinin, telif haklarının, buluşların, patentlerin, endüstriyel tasarımların, faydalı ürünlerin, markaların, tasarımların, coğrafi işaretlerin ve ticaret unvanlarının korunması amacıyla şahıs ve şirketlere hukuki danışmanlık hizmetleri sunmaktadır.

Bu çerçevede sunulan hizmetlerden bazıları aşağıda sayılmaktadır:

  • Ulusal ve uluslararası alanda; patent, marka ve diğer sınai mülkiyet başvurularının yapılması,
  • Marka ve patent ihlallerinden kaynaklanan davaların takibi,
  • Fikir ve sanat eserlerine tecavüzden kaynaklanan hukuk ve ceza davalarının takibi,
  • Türk Patent Enstitüsü kararlarına karşı itirazda bulunulması ve iptal davalarının takibi,
  • Birleşme ve devralmalarda fikri mülkiyet haklarının korunması amacıyla hukuki danışmanlık verilmesi.

 

Tüketici Hukuku

Unal Partners Avukatlık Ofisi, tüketicilere, satıcı ve sağlayıcılara, tüketici hukukundan çıkabilecek ihtilaflar konusunda danışmanlık hizmeti sağlamaktadır. Erdem, tüketici hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıkların azaltılması amacıyla tüketici hukukuna ilişkin güncel gelişmeler hakkında müvekkilleri düzenli olarak bilgilendirmektedir.

Büromuz, özellikle yabancılık unsuru içeren alım ve satım sözleşmeleri düzenleme konusunda hizmet vermektedir. Ayrıca, Unal Partners Avukatlık Ofisi, Tüketici Tahkim Kurulu ve Tüketici Mahkemelerinde hali hazırda bir dizi dava yürütmektedir.

Tüketici Hukuku Bölümümüzde genellikle kusurlu mal ve hizmetlerden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözümü, alım-satım sözleşmeleri hazırlama, tüketici hakem heyeti önünde yapılacak işlemler, tüketici hukuku konularında danışmanlık ve dava takibi hizmetleri sağlamaktadır.

Tüketici Hukuku alanında sunulan hizmetler özellikle şunlardır:

  • Ayıplı mal veya ayıplı hizmetlerden kaynaklanan hak ihlallerinin çözümü
  • Tüketici Hakem Heyeti nezdinde yapılacak işlemler
  • Tüketici ve Ticaret Mahkemelerinde görülen dava ve uyuşmazlıkların takibi
  • Satıcı ve alıcı arasında yapılacak sulh görüşmeleri ve uyuşmazlığın protokol ile çözümlenmesi
  • Gerekli sertifika ve belgelerin alınması
  • Ürünleri kullanma kılavuzlarının hazırlanması
  • Mesafeli satışlar (internet üzerinden yapılan satışlar) ile ilgili olarak altyapı ve sözleşmelerin hazırlanması
  • Reklamların, Tüketici Mevzuatına ve bu konudaki yetkili kamu otoritesinin uygulamasına uygun şekilde hazırlanması için hukuki danışmanlık verilmesi.

 

İdare Hukuku

İdare hukuku anayasanın en temel hukuk dallarından biridir. Anayasa içinde yer alan ve kamu yararına gerçekleşecek olan ilişkilerin düzenlenmesi konusunu taşıyan hukuk dalı olarak bilinir. Bu dal içinde idarenin gerçekleştireceği tüm işlemler hakkında gerçek ve tüzel olan kişiler yakından ilgilendirilen ve söz konusu olan işlemlerin ise hukuka aykırı olarak gönderilmesi halini taşıyan hükümlere yardımcı olacaktır. Aykırılık giderilmesi konusunda ise idarenin yetkili mercilerinde yapılan başvuruların ve davaların açılması gereklidir. Hukuk bürolarında sizlere idare hukuku konusunda belli başlı noktalar hakkında hizmetler verilecektir.

 

İdare Hukukunun Konuları

İdare hukukunun konusu tam anlamı ile zarara uğrayan kişiler tarafından açılan davalar söz konusu olan noktalar içerir. Bunların yanı sıra zarara uğrayan eylemlerin olması konusunda sizlere hukuk alanında hizmet verilmektedir.

 

İdare Hukuku Tam Yargı Davaları

İdareye ait olan eylemlerinden dolayı zarara uğrayan bireyler tarafından açılan davalardır. Bu davalar genel olarak taşınmazlar için düzenlenen noktalarda devreye girer.

 

İdare Hukukunun İptal Davaları

Devlete ait olan özel mülkiyet ve hüküm, tasarrufu altında bulunan taşınmaz malların noktasında işgal söz konusu ise açılır. Bu davalar özel mülkiyet esası taşıyan ve taşınmazlar konusu içinde düzenlenen ecri misil düzeltme davaları olarak karşımıza çıkar. Aynı zamanda ecri misil olan bedeller ile fahiş olarak belirlenen ve hukuka tamamen aykırı olan noktalarda açılabilir. Bedellerin fahiş olması neticesi ile yeniden incelenmesi ve talepte bulunulması noktasında talep üzerine idare tarafından açılacak olan misil düzeltme ihbarnamesi ile ortaya çıkacaktır.

 

Belediye Cezaları İçin Açılan İptal Davaları

İptal davaları belli sınırlar içinde belirlenen ve her şahız ile belediyenin kanunlarına uygun olan kararlara ve duyurulara ilişkin hata varsa bu konularda açılan davalardır. Bunlar ise genel olarak yükümlülüklerine uyulmaması gibi konularda ortaya çıkan davalardır. Belediye encümeni tarafından ortaya çıkan bir takım ceza hükümlerine yönelik verilmektedir. Cezaların ise hukuka aykırı olduğu konusu görüşülürse bu konuda iptal davalarının açılması durumu söz konusudur. Cezaların hukuka aykırı olmasını öngörülmesi sonucunda kendini gösteren dava tipidir. İdare hukuku kapsamında düzenleyici olan işlemler her zaman mevcuttur. Düzenlenen ve yürürlüğü giren konularda ise farklı detaylar söz konusu olacaktır.

 

İdarenin Düzenleyici İşlemlerine Yönelik İptal Davaları

İptal davası Danıştay kanunu kapsamında düzenlenen hükümler içerir. İdare hukuku genelinde ise bu tarz davalar yine idarenin düzenleyen ve yürürlüğe konulan tüzükler ve tebliğ konularında işlemlerin hukuka aykırılık noktasını belirleyen hükümler içerir. Kişilerin hukuka aykırılık ilkesi ile açacakları bu iptal davaları ise genellikle hukuka aykırı olması halinde genel olarak kabul gören davalar olacaktır. Davaların çok geniş bir çerçevede işlendiğini söylemekte yarar vardır. Bu nedenle yürürlüğe giren 24üncü madde gereğince dava açılmasının mümkün olması bu konuda yasayla düzenlendiğini göstermektedir.

 

İdarenin Memurlar ile Alakalı Olan Disiplin Cezalarının İptali Davaları

İdare hukuku son derece geniş bir kapsama sahiptir. Bu nedenle sadece idare olarak belediyeler veya bu tarz kurumlar değil, memurlar konusunda da geniş bir ağa hâkimdir. Bu nedenle idare tarafından memurlara verilen disiplinle ilgili olan cezaların söz konusu olması durumunda hukuka olan aykırı hallerin yetkili idare mahkemeleri tarafından açılan bir iptal davası ile ortaya konması söz konusudur. Aleyhte olan ve haksız olduğu düşünülen disiplin cezaları için gereken tüm cezaların hukuka aykırı olduğunun görüşülmesi üzerine açılacak olan iptal davaları burada görüşülür. Mahkemelerin nezdinde açılacak olan dava hakkında hüküm talebi ise yine iki taraflı olarak sunulması gereken savunmalar ile ortaya konacaktır. İdarenin de bu konuda mahkemenin davalı olan tarafı olması gerekecektir.

 

 

İdare Hukukunda Diğer Konular

İdare hukuku çok geniş kapsamlı olarak kendini gösteren bir konuma sahiptir. Kamu ihlalleri konusu da yine bu alan içinde incelenen noktalar içerir. İhlallerin hukuki şartlarının yerine gelmesi süreci ise yine çıkabilecek olan ihtilafların mahkeme önüne getirilmesi noktasında davanın takibinin yapılması yine idare hukuku kapsamında incelenen bir alan olmuştur. Son derec geniş bir alan olan idare hukukunun incelenmesi ve söz konusu noktalara getirilmesi gerekir. Yerine getirilen ve ihale sürecinin de ciddi bir takip gerektirmesi nedeniyle çözüm yetikli idare mahkemeleri tarafından verilmesi gereken konular içerir.

 

İdare Hukuku Özellikleri

İdare hukuku ilk olarak 1789 Fransız devrimi ile ortaya çıkan bir alandır. Bu alan içtihatlara dayanan bir alan olarak hukuk sisteminde yer alır. Kamu yararı düşüncesi ise genel kapsam olarak konuları arasında yer alır. İdare hukukunun uygulanması konusunda ortaya çıkan tüm uyuşmazlıkların giderilmesi için oluşturulan bir alan olarak kendini gösterir. Bunların yanı sıra uyuşmazlıklar ise idari yargı mahkemeleri tarafından çözülen konulara sahiptir. Kaynağı ise genel olarak anayasa olarak kendini beliler. Bu konuda ise Anayasadan Sonra idari hukuk ile ilgili olan kanunlar ise genel olarak KHK ile ve Tüzük yönetmelikleri le sınırlı kalacaktır. Unların yanı sıra kamu hizmetlerinin hayata geçirilmesi konusunda eğer yerel yönetimlerin bir hatası bulunuyorsa veya eksiği, bunlara yönelik olan davalara bakan mahkemelerden mevcuttur. Hak ve hürriyet güvence altına alınarak bireylerin haklarının da korunmasını sağlar. Bu hukuk dalının geliştirilmesi ise 19. Yüzyıl Roma’ sına dayanır. Devlet modeli anlayışı ile gelişimi hızla süren bir hukuk dalıdır.

 

Miras Hukuku

Mirasın aileleri bölmesini önlemek kişilerin miras haklarını korumak bunu yaparken de hukukun üstünlüğünü temel almak asıl amacımızdır.

Tüm ailelerin mutlak surette paylaşılacak bir mirası vardır. Bu miras bazen negatif yani borçtur ve mirasçılar arasında hiç bir sorun yaşanmadan paylaşılır… Nasıl mı? Hepsi mirası ret ederler ve hayata devam ederler. Ne kavga ne gürültü ne küslük ne dava söz konusu olmaz.

Miras pozitif ise yani paylaşılacak gayrimenkul ya da nakit varsa işte o zaman bizim korumaya çalıştığımız haklar sağlamaya çalıştığımız sulh süreçleri devreye girer.

Hukuk Büromuz tarafından Malvarlığının mirasçılar arasında eşit ve hakkaniyete uygun paylaşımı, bu paylaşımı yaparken aile bağlarına dikkat edilerek ilişkilerin bozulmaması, kavgaların çıkmaması ve belki de dava söz konusu olursa hakların uzun süre askıda kalmasına yer vermeden, kimse kimsenin miras hakkını yemeden, sürecin sonlandırılabilmesi için gerekli çaba sarfedilmekte ve mirasçılar arasında ortaya çıkmış olan ihtilaflı süreçler başarı ile sulhen sonuçlandırılmaktadır.

 

Aile Hukuku

Aile hukuku, aileye ilişkin konularla ilgilenen, medeni hukukun kapsamı içinde yer alan bir hukuk dalıdır. Bu alanın başlıca konuları nişanlanma, evlenmenin koşulları ve hükümleri, boşanmanın koşulları ve sonuçları, mal rejimleri, aile konutu, soybağı, evlat edinme, velayet, çocuğun nafaka hakkı, vesayet, kayyımlık, yasal danışmanlık, yardım nafakasıdır. Kadın hakları ve çocuk hakları, başlı başına ayrı inceleme alanı oluştursa da ilgi alanı içindedir.

 

  • Anlaşmalı ve Çekişmeli Boşanma Davaları,
  • Boşanma Davalarında Maddi-Manevi Tazminat Talepleri,
  • Eş ve Çocuk İçin Nafaka Bağlama/Arttırım/İndirim Davaları,
  • Evliliğin Butlanı Davaları,
  • Mal Paylaşım Davaları,
  • Aile Konutu Şerhi ve Kaldırılması Davaları,
  • Soybağının Tespiti ve Reddi Davaları ile Evlat Edinme İşlemleri,
  • Velayet Davaları,
  • Vasilik, Kayyımlık ve Yasal Temsilcilik Davaları,
  • Evlilik Sözleşmesi,
  • Aile Konutunun Sağ Kalan Eşe Özgülenmesi Davaları

 

İcra ve İflas Hukuku

Unal Partners Avukatlık Ofisi İcra İflas Hukuku alanında, alacağın tahsili amaçlı icra takiplerinde borçluya ait tüm menkul, gayrimenkul ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakların tespiti amaçlı kapsamlı araştırmalar yapmaktadır. Unal Partners Avukatlık Ofisi  çesitli müvekkilleri için başarı ile icra takibi yapmaktadır. Bu alandaki hizmetler, alacaklı/borçlu ve üçüncü kişiler arasındaki uyuşmazlıkların çözümü için icra mahkemeleri ve genel mahkemelerde dava takibi işlerini de kapsamaktadır.

Unal Partners Avukatlık Ofisi tarafından İcra İflas Hukuku alanında verilen diğer hizmetlerden bazıları şöyledir:

 

  • İflas Erteleme
  • Borçlu ya da alacaklı müvekkiller ile karşı taraf arasında borç tasfiye

görüşmeleri ve yapılan sulh anlaşmalarının protokole bağlanması

  • Alacağın tahsili amaçlı icra ve iflas takipleri
  • Bankaların kredi sözleşmelerinden doğan ihtilaflarının çözümlenmesi

Vergi Hukuku

 

Vergi hukuku, kamu hukuku dallarından biri olarak kendini göstermektedir. Bu durum içinde yer alan kısımlarda devlete ait mali faaliyetlerin kişiler açısından hukuki kısmı incelenmektedir. Mali hukuk dallarından biri olarak alt kısımda incelenen bir daldır. Burada mali hukuk olarak vergi hukuku ve harcama hukuku olarak ayrılan bölümler ile bütçe hukuku olarak ayrılan bölümlerde inceleme söz konusu olacaktır. Bu hukuk dalının belirli kapsamları ve alt başlıkları bulunmaktadır. Bunlardan birincisi vergi hukukunun kapsamı olarak nitelenebilir.

Vergi hukukunun kapsamı niteliği olarak karşılıksız olarak alınması mümkün olan vergilerin, zor kullanılarak alınması durumunu teşkil eder. Bunların yanı sıra mali hukuk dallarından birisi olarak karşımıza çıkan bu alanda niteliklerin itibari ile vergi hukuku kapsamına giren harç resim, fon prim ve aidat gibi benzer adların bulunması ve bunlarla ilgilenilmesi konusu incelenmektedir.

Vergi Hukukuna Dair Kaynaklar

Vergi hukuku kaynakları kendi içinde ikiye ayrılan konular teşkil eder. Düzenleyici olan bu dallar bağlayıcı kaynaklar ve yardımcı yani tali kaynaklar olarak ikiye ayrılır. Her ikisinin görev yönünden farklılıkları bulunan kaynaklar olarak literatürde yerini almıştır.

Vergi Hukuku Kaynaklarından Bağlayıcı- Asli Kaynaklar

Vergi hukukunun belirli başlı bağlayıcı olan nitelikte kaynakları vardır. Bunlar Kanun Hükmünde Kararnameler ve diğer kısımlar olarak ayrılırlar. Bunlar arasında bulunan diğer kısımlar ise uluslararası vergi anlaşmaları, Bakanlar Kurulunun düzenlediği ve sunduğu Kararlardır. Bağlayıcı kaynaklara ek olarak Tüzükler, Yönetmelikler, Anayasa mahkemesi kararları, içtihadı birleştirme kararları gibi kararlarda bulunmaktadır. Vergileme alanında bu bağlayıcı olan ilkelerin genel ilkeler kapsamında yerleri vardır. Kural, usul ve esaslar belirlenmekte ve bunlar konusunda vergi uygulamalarının uygunluğunun denetlenmesi söz konusu olacaktır.

 

Yardımcı- Tali Kaynaklar

Vergi hukukunun yardımcı nitelikte olan kaynakları aracılığında olanlar yalnızca gündemde bulunan düzenlemelerin niteliklerine ait olan kaynakları belirler. Bunlar arasında yer alan kaynaklar ise; açıklayıcı olan Genel Tebliğler, Örf ve Adetler gelenek ve görenekler, Muktezalar yani Özelgeler, genelge ve genel yazılar bunlar konusu arasında sayılan kaynakladır. Bunlara ek olarak bulunan bilimsel öğreti kaynakları yani doktrinler ile Yargı kararları söz konusu olacaktır. Bu konular yan kaynakları olarak kendini gösterir. Konular hakkında bulunan yardımcı niteliklerin herhangi bir vergileme noktasında hüküm getirmesi beklenemez. Hukuk kuralının tespit ve yorumu dışında kalmaması adına bu tür yardımcı kaynaklardan yararlanılacaktır.

 

Vergi Hukuku Kapsamında Alacaklısı

Vergide iki taraf vardır. Birisi vergiyi verecek olan birey diğeri ise alacaklı olan kısım devlettir. Yeni düzenlemeler göz önüne alındığı zaman toplama yetkisini ise yerel olan yönetim şekillerine verecektir. Bu şekilde diğer kamu tüzel kişiliklerine devrinin sağlanması kapsamında ise emekli sandığı ve sosyal sigorta kurumları kapsamında bağ- kur gibi kapsamlara dair noktalar belirlenecektir. Emekli sandığı ve diğer tüm SSK kısımları da konu ile dâhil edilen noktalardır.

 

Vergi Hukukunda Vergi Ödevi

Vergi bir ödev niteliği taşıyarak anayasa ile düzenlenmiştir. 73. Madde niteliğinde anayasada yer alan verginin ödenmesi durumu hakkındaki hükümde; herkes kamu giderlerine karşılamak üzere kendini yükümlü saymak zorundadır. Kendi mali gücüne göre vergi ödeme sorumluluğuna sahiptir. Bu hüküm genelleştirmekte olmasından dolayı yeni gelen bir vergi ödeme potansiyelinin olmasından dolayı düz oranlı ve artan oranlı vergileme sistemi kapsamında gidiş gelişler yaşanmaktadır. Vergileme ilkesi bağımsızlık sahibi olan bir ilke değildir. Bunun içni yasallık ilkesi söz konusu olmakta ve kendi içinde yerini almaktadır. Yine hükmü mali gücüne dayandırmak ise söz konusu olacaktır. Mali güç vergi hukuku tarafından belirli konulara ayrılır. Bunlar arasında ise gelir servet, harcama gibi konularda ayrıma gidilmektedir.

 

Vergi Hukukunda Vergilendirmede Genellik Konusu

Vergilendirme ilkesi konusunda genel bir ödeme gücü noktası vardır. Bu konuda mali gücünün hemen herkes tarafından kendi sorumluluğuna has bir şekilde ödenmesi konusunda vergilerin farklı kişileri bu kapsam dışında bırakması söz konusu olacaktır. Vergi dışı bırakılması anayasaya aykırı olduğu için mali gücünü gelirine göre ödeme konusunda farklı yaptırımlara sahip bırakmıştır.

 

Vergi Hukuku Kapsamında Ekonomik Yaklaşım Kısmı

Ekonomik yaklaşım bir ilke olarak kabul edilmiştir. Bu ise vergi usul kanunu kapsamında 3üncü madde kapsamında kendini göstermektedir. Burada İspat kısmı olarak yer alan kısım ise vergilendirme kısmına konu olan vergi olayının ortamda gerçekleştirilen gerçek mahiyete esaslı ilkesi söz konusu olmuştur. Bunun için ispat kuralının mutlaka vergilemede ekonomik olan yaklaşıma göre uygulanması gerekir. Kasıt ise vergi hukukunun farklı yorum ve yöntemlerine yer verilmesi durumu olacaktır.

 

Vergi Hukuku ile Ceza Hukuku Kapsamı

Vergi hukukunun ilişkili olduğu farklı hukuk dalları vardır. Bunlardan birincisi ise ceza hukuku dalı olacaktır. Burada devletin ödemekle yükümlü olduğu kişilerin vergilerini alırken, ödemede sorun çıkaranların ceza hukuku kapsamına alınması söz konusu olacaktır. Bu durumun yaşanması noktasında ise verginin ödenmemesi veya zor koşulması veya vergiyi oluşturan olayın ortadan kaldırılmaya çalışılması, yolsuzluk, usulsüzlük gibi konularda ceza hukukuna başvuru yapılacaktır. Vergi hukuku tek taraflı olarak devletin getirdiği yükümlülüklerin yerine getirilmesi olarak nitelendirilirken, ceza yaptırımını ise ceza hukuku kapsamında vermektedir. Bu şekilde ceza yaptırımı uygulayarak bu kısımda ayni olarak yerine getirilmesi istenecektir. Vergileme hukuku devlet ile vatandaş arasında bulunan kısmı düzenleyen önemli bir hukuk dalıdır.

Bilişim Hukuku

Bilişim hukuku hızla gelişen bir hukuk alanı olup, büromuz bu alanda hukuki hizmet sunmaktadır;

  • Bilişim hukuku alanında en güncel gelişmelerin takibi,

 

  • Bilgi Teknolojileri alanında spesifik hukuk çözümlerinin sunulması,

 

  • Lisanslama, fikri mülkiyet haklarının korunması, kayıt ve tescil kapsamında işlemlerin takibi,

 

  • İnternet içerik sağlayıcı ve yer sağlayıcısına yönelik danışmanlık hizmeti verilmesi,

 

  • İnternet üzerinden mal ve hizmet satan şirketlere yönelik olarak hukuki danışmanlık hizmetleri verilmesi ve hukuki alt yapının hazırlanması,

 

  • İnternet yoluyla oluşan hak ihlallerin takibi ve bunların önlenmesi,

 

  • Elektronik sözleşmelerin hazırlanması,

 

  • Bilgisayar programları ve internet üzerinden yayınlarla ilgili telif hakkı uyuşmazlıklarının çözümlenmesi,

 

  • Bilişim suçlarına ilişkin yargılamalarda hukuki destek verilmesi.

Spor Hukuku

Spor Hukuku, iş hukuku ve rekabet hukuku ile koordineli bir biçimde sportif faaliyetle ve sportif örgütlerle ilgili tüm hukuk kurallarını sistematik bir biçimde inceleyen hukuk dalıdır.

 

Unal Partners Avukatlık Ofisi olarak, spor hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıklarda sporcuların, şirketlerin, kulüplerin, ulusal ve uluslararası federasyonların, Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin birbirleriyle sportif eylem ve etkinliklere ilişkin ilişkileri iş hukuku ve rekabet hukuku gibi hukuk dallarıyla koordineli bir şekilde kendine özgü bir hukuk dalı olan spor hukuku kapsamında hizmet verilmektedir. 

Bu kapsamda spor hukukuna ilişkin genel itibariyle, taraflar arasında ortaya çıkan uyuşmazlıkların çözümü, spor ile ilgili sponsorluk sözleşmeleri, spor organizasyonları yönetimi ve bu organizasyon yer alan personellere ilişkin uyuşmazlıklar, sporcuların ve kulüplerin CAS, FIFA karar mercileri, UEFA Karar mercileri ve diğer tahkim ve disiplin kurulları nezdinde temsili, Sponsorluk Sözleşmeleri, Sporcu ile Kulüp arasındaki sözleşmeler, Oyuncu Sözleşmeleri, Turnuva organizasyon Sözleşmeleri ve benzeri sözleşmelerin düzenlenmesi, incelenmesi ve neticelendirilmesi, Spor Kulüplerinin ana sözleşmelerinin hazırlanması, turnuvalarda hukuksal destek, sporcuların ve kulüplerin hukuksal vergi sorunlarının çözümlenmesi, sporcuların yazılı ve görsel basındaki kişilik haklarının korunması, sporculara ve kulüplere yönelik haksız fiiller ve haksız rekabet kapsamında doğacak tüm hukuki uyuşmazlıkların çözümünde alanında yetkin ekibimiz tarafından hizmet verilmektedir.

Ceza Hukuku

Hukuk büromuz Ceza Hukuku alanında her türlü danışmanlık ve avukatlık hizmetini müvekkillerine sağlamakta olup, bu hizmetlerden başlıcaları şunlardır:

  • Türk Ceza Kanunu, Ceza Muhakemesi Kanunu ve ilgili diğer tüm kanun ve mevzuat çerçevesinde ceza hukuku ihtilaflarının çözümü,
  • Ceza soruşturma ve kovuşturma aşamalarında müşteki ve sanık vekilliği,
  • Suç duyurusunda bulunma, savcılık hazırlık soruşturması sırasındaki takip ve müdahaleler,
  • Trafik kazalarından kaynaklanan ceza davaları, kusur oranına karşı itiraz ve tespitler,
  • Acil hukuki yardımın gerekli olduğu hallerde temsil ve anında müdahale
  • Güveni kötüye kullanma, haksız rekabet, hırsızlık, sahtecilik, dolandırıcılık, sahtecilik, iftira, ,haleye fesat karıştırma, bilişim suçlarına ilişkin ceza davalarında sanık müdafiliği ve müdahil vekilliği,
  • Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvurular.